Differences

This shows you the differences between two versions of the page.

Link to this comparison view

cumhuriyet_gazetesi_cuma_kitaplari:cankaya_1_62 [2015/07/28 15:55] (current)
Line 1: Line 1:
 +~~NOCACHE~~ 
 +<​php>​tpl_youarehere();</​php>​ 
 +---- 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​ 
 +[<​2>​] 
 +~~Title: Çankaya – I : 62~~  
 +=== ÇANKAYA - I === 
 +=== FALİH RIFKI ATAY === 
 +---- 
 +Mustafa Kemal barışın çabuk gelmeyeceÄŸini,​ o zamana kadar çok krizli ve önemli durumlar karşısında kalınabileceÄŸini,​ bu günler içinde vatana ciddi hizmetlerde bulunmak imkânı olabileceÄŸini,​ bu sebeple Harbiye Nazırlığını ve kuvvetler kumandanlığını istemiÅŸ olduÄŸunu söylemiÅŸti. \\ 
 +Atatürk bana son harp günlerinin hatıralarını anlatırken Gaziantep Milletvekili Ali Cenani Bey ki Ticaret Bakanlığı da etmiÅŸtir, yanımızda idi. DediÄŸine göre İstanbul'​dan Gaziantep'​e giderken Katma istasyonunda Mustafa Kemal PaÅŸa'​ya rastlamış. İstasyondaki karargâhında,​ çapulcuların ÅŸehir yakınlarına kadar geldiÄŸini, ordu çekildikten sonra akrabalarının düşman ayağı altında kalacaklarından korktuÄŸunu,​ onun için memleketine gitmekte olduÄŸunu anlatmış. Mustafa Kemal demiÅŸ ki: \\ 
 +- Memlekette adam kalmadı mı? Kendinizi savunma çarelerini düşününüz. \\ 
 +Ali Cenani hayretle sormuÅŸ: \\ 
 +- Ne ile? Nasıl? \\ 
 +- TeÅŸkilât yapmalı... Millî bir kuvvet meydana koymalı... Ben istediÄŸiniz silâhı veririm. \\ 
 +"​Gerçekten de o zaman Mustafa Kemal tarafından verilen silâhlarla millî teÅŸkilâtın çekirdeÄŸi kurulmuÅŸtu."​ \\ 
 +1918 yılının son aylarında yıldırım orduları grup kumandanlığı Mustafa Kemal'​e verilmiÅŸti. Adana'​ya geldi. Grup karargâhı ÅŸehir yakınında küçük bir otelde idi. MareÅŸal Liman von Sanders ile Kurmay Heyetini bu otelde buldu. Liman von Sanders ile Mustafa Kemal yalnız baÅŸlarına karşı karşıya. Von Sanders büyük terbiye ve nezaketle, fakat acıklı bir dille aÅŸağıdaki sözleri söyleyerek kumandayı teslim etti: \\ 
 +- Siz savaÅŸ cephelerinde Arıburnu ve Anafartalar'​da çok yakından tanımış olduÄŸum bir kumandansınız. Aramızda gerçi bazı hâdiseler de geçti. Ama bunlar bize birbirimizi daha iyi tanıtmaya yardım etmiÅŸtir. Bugün Türkiye'​yi bırakmaya zorlanırken emrim altındaki orduları Türkiye'​ye ilk geldiÄŸim günden beri o takdir ettiÄŸim kumandana teslim ediyorum. Bu umumî felâket içinde bedbahtlık duymamak imkânsızdır. Ben yalnız bir ÅŸeyle kendimi teselli ediyorum: Kumandayı size bırakmak! Bu dakikadan itibaren emir sizindir, ben misafirinizim."​ \\ 
 +*** \\ 
 +Bu bölümü Enver PaÅŸa üzerine bir fıkra ile bitirelim: Harbin sonlarına doÄŸru İttihat - ve - Terakki ileri gelenleri de umut keserek tek bir barış denemesinde bulunmak istemiÅŸlerdi. Fakat Enver PaÅŸa ile bu bahis üzerinde konuÅŸmak ihtimali yoktu. Atatürk'​ün eski umum kâtibi Hasan Rıza Soyak'​ın babası Üsküp'​te 1908 ihtilâlinden önce Enver'​i de tanımıştı. Enver kendisinin elini öper, herkesten kaçırdığı sultan eÅŸini de yalnız ona çıkarırdı. Bir gün kendisini Merkezi Umumî'​ye çağırıp:​ \\ 
 +- Senden bir ricamız var. Enver PaÅŸa'​ya yalnız sen söz anlatabilirsin,​ dediler. \\ 
 +Meselenin ne olduÄŸunu da söylediler. Enver PaÅŸa'​ya gitti, baÅŸkumandan kendisini yemeÄŸe alıkoydu. Soyak'​ın babası uzun uzun anlattı. Enver PaÅŸa cevap olarak: \\ 
 +- Vah vah, dedi, seni de zehirlemiÅŸler. Ben Cenab-ı Hak tarafından Türk milletini kurtarmak ve yükseltmek için "​müekkel"​im (1) Onun için hiç üzülme. Rahat uyu. \\ 
 +AkÅŸam eve döndükten sonra babası oÄŸluna der ki: \\ 
 +- Hani Harbiye Nazırı, baÅŸkumandan,​ damat olmasa Enver'​in yeri tımarhanedir. \\ 
 +<​php>​sayfa_numaralama(62);</​php>​ 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​