Ana Sayfa » Yolculamak » Apartman - II : 01


APARTMAN - II

ÉMILE FRANÇOIS ZOLA

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 81


izini sürdükten sonra yakaladığı avın işini bir darbeyle bitiren avcı, Auguste'e hiç acımıyor ve ona bir zavallı gözüyle bakıyordu.
Karı koca arasındaki birlik, erincini yitirmemek isteyen kocanın tüm çabalarına karşın, giderek çözülüyordu. Adam karısının ufak kusurlarına göz yumuyor, hatta daha büyüklerini de sineye çekiyordu ama sürekli olarak daha büyük bir ayıbın korkusuyla yaşıyordu. Bu nedenle, Berthe'in açıklamakta zorlandığı alışverişleri annesi veya kız kardeşinin üzerine yıkmasını hoşgörüyle karşılıyordu. Karısının akşamları çıkmasına da göz yumuyordu; bu sayede Octave iki kez genç kadını, annesi ve kız kardeşiyle birlikte, gizlice tiyatroya götürebilmişti. Bu çağrılardan hanımlar o kadar hoşnut kaldılar ki genç adamın yaşamasını bildiğini söylediler.
O zamana kadar Berthe, en ufak tartışmada, kocasının karşısına namuslu oluşunu çıkarıyordu. Kocası olarak rahat uyuyabilirdi. Annesi gibi kızın da ahlak anlayışına göre kocanın haklılığı, kadının zina yapması durumunda mazur görülebilirdi. Bu gerçek namusluluk, evliliğinin ilk aylarında isteklerini tatmin ederken, onun için büyük bir özveri oluşturmuyordu. Soğuk yapılı bir kadın olduğundan, arzulu bir yaşamın sorunlarını göze almaya yanaşmıyor, kendi başına tatmin edebildiği zevkleri yeğliyordu. Octave'ın ona kur yapması yalnızca, başarısız koca arama günlerinde bir parça kırılmış olan gururunu okşuyordu; üstelik bundan türlü çıkarlar sağlıyordu. Bir gün genç adama beş saatlik araba ücretini ödetmişti. Başka bir gün tam çıkarken, genç adama cüzdanını yukarda unuttuğunu söyleyerek otuz frank ödünç almıştı. Bu genç adam zararsızdı; bir art niyet taşımadan, olayların ve zevklerinin gelişmesine göre, ondan yararlanıyordu. Bu arada, görevlerini kusursuz yaptığı halde eziyet gören kadın rolünü de sonuna kadar oynuyordu.
Bir cumartesi günü karı koca arasında kıyamet koptu. Hizmetçi Rachel'in hesabında yirmi kuruş eksik çıkmıştı. Evin haftalık parasını Auguste veriyor, Rachel'in hesabını Berthe ödüyordu. O akşam Josserandları yemeğe çağırmışlardı ve mutfak yiyecek doluydu: Tavşan, koyun budu, karnabahar. Saturnin yerde oturmuş, kız kardeşinin ve eniştesinin ayakkabılarını boyuyordu. Tartışma yirmi kuruş konusunda uzun arayışlarla başladı. Nereye gitmiş olabilirdi? Auguste yeniden hesapları incelerken, Rachel dingin ve sert yüz anlatımıyla hiçbir şey olmamış gibi ama kulaklarını dikerek koyun budunu şişe geçiriyordu. Adam sonunda elli frankı tamamladı: aşağı inecekken yine kafası bu kayıp paraya takılınca geri döndü:
- Ama bu parayı bulmamız gerekir, dedi karısına. Belki de Rachel'den ödünç almış, vermeyi unutmuşsundur.
Berthe bu söze alındı.
- Bari evin parasını çaldığımı söyleyin! Ah, ne yazık!
Her şey burada başladı ve en zehirli suçlamalara kadar gitti. Barış istemesine karşın, mutfaktaki tavşanı ve koyun budunu gören Auguste bu aşırı yiyecek harcaması nedeniyle çileden çıkmıştı. Mutfak defterini karıştırıyor, her harcamayı eleştiriyordu. Bu kadar savurganlık olur muydu? Yoksa hizmetçiyle birlik olup mutfak hesabını şişiriyorlar mıydı? Sabrı taşan genç kadın bağırmaya başladı:
- Ben! Ben hizmetçiyle birlik mi oluyormuşum? Oysa beni ispiyonlaması için onu burada tutan sizsiniz! Evet, her zaman peşimde, nereye gitsem gözleri üzerimde. Ah! Belki de ben çamaşır değiştirirken anahtar deliğinden bakıyordur. Sizin izlemeniz umurumda değil, çünkü ben kötü bir şey yapmıyorum. Ama beni onunla birlik olmakla suçlamayın, lütfen.
Bu beklenmedik saldırı kocayı bir an şaşkın bıraktı. Rachel elindeki butla geri döndü; elini göğsüne bastırıp protesto ediyordu:
- Oh! Madam, bunu nasıl söylersiniz? Ben ki size o kadar saygı duyuyorum…
«   01   ...    51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   »