Ana Sayfa » Yolculamak » Bu Hesapta Yoktu : 17


BU HESAPTA YOKTU

ALEKSANDR NİKOLAYEVİÇ OSTROVSKİ

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 100


MADAM G. - Eyvahlar olsun. Boşboğazlık edip her şeyi berbat ettim. Yalnız emin olun, size karşı duyguları akrabalık sınırlarını aşmıyor. Ama siz de kabul edersiniz, o yaşta bir genç, güzel bir kadına fazla yaklaşınca… Sizi gördükten sonra geceleyin gözünü uyku tutmuyor. Yatağın içinde bir sağa bir sola döndüğünü işitiyorum.
KLEOPATRA - Söyleyin bana, size sırlarını açar mı? Yoksa en derin duygularını sizden bile gizler mi?
MADAM G. - Anneciğinden mi? Asla! Küçük bir çocuk gibi her şeyini bana söyler.
KLEOPATRA - Evet, küçük bir çocuk gibi… Ama aynı zamanda patlamaya hazır bir volkan. Aslında, ona yol gösterecek olgun bir kadına ihtiyacı var.
MADAM G. - (Hararetle) Siz onu kanadınızın altına alamaz mısınız?
KLEOPATRA - (Sevinçle güler) Oğlunuzu çok sevdiğiniz belli.
MADAM G. - Sevmez olur muyum hiç? O benim biricik evladım. (Kendinden geçmişçesine) Severim, severim, çok severim.
KLEOPATRA - (Elini alarak) Onu birlikte sevelim.
MADAM G. - Sevelim, seveceğiz! (Kucaklaşırlar. Madam Glumova çok duygulanmış gibi burnunu siler) Size bunları anlattığımı duyarsa bilmem Yegor ne der? Ona söylemeyeceksiniz, değil mi? Ne olur söz verin.
KLEOPATRA - (Ellerini yakalayarak) Asla söylemem canikom, asla!
MADAM G. - Bu kadar budala olduğu için zavallı anacığından utanır zaman zaman, utanır, bilirim…
GLUMOV - (Balo salonundan gelir. Kleopatra'yı birden karşısında görünce, irkilmiş gibidir) Annemi arıyordum. Sizin de burada olduğunuzu bilmiyordum, yengeciğim.
KLEOPATRA - Gelin, gelin. Korkulacak bir şey yok. Neden bu kadar utangaçsınız canım?
GLUMOV - Annemle konuşuyorsanız…
MADAM G. - Ben saçma sapan laflarımla yengeciğinin başını şişirdim zaten. Kleopatra, size bir içki getireyim mi? İçiniz serinlesin.
KLEOPATRA - Hiç zahmet etmeyin. Ne kadar da düşüncelisiniz. Siz, kendinize bir şeyler alın, şekerim.
MADAM G. - Bu bunak anne için canınızı üzmeyin. (Glumov'a) Sen de bu kadar sıkılgan olma yavrum. Yengeciğinle konuşsana. Genç, güzel bayanlara nasıl davranılacağını öğrenmelisin. Öyle değil mi, Kleopatra? Ama yakında öğrenirsin, yengeciğin öğretir sana. (Dışarı çıkar. Bir duraklama. Kleopatra konuşmasını bekler. Ama Glumov bir okul çocuğu gibi utangaç, karşısında durur)
KLEOPATRA - Geliniz, yanıma oturunuz. (Süklüm püklüm yanına oturur) Biraz daha serbest olunuz canım, ben adam yemem.
GLUMOV - Aman, yengeciÄŸim.
KLEOPATRA - Hem durmadan yenge demeyin bana. Yenge aşağı, yenge yukarı. (Yelpazesiyle vurur)
GLUMOV - Sizi Kleopatra diye çağırabilir miyim?
KLEOPATRA - Elbette, deli çocuk. Neden bana karşı daha açık davranmıyorsunuz?
GLOMOV - Açık mı?
KLEOPATRA - Açık ya. Gizli gizli içinizi kemiren bir derdiniz olduğunu seziyorum. Ara sıra vahşi bir parıltı beliriyor gözlerinizde. Bana içinizi açsanıza. Belki bir yardımım dokunur.
GLUMOV - Ah, keşke size açılabilseydim. Keşke siz… Siz şey olsaydınız.
KLEOPATRA - Ne olsaydım?
GLUMOV - Orta yaşlı bir kadın.
KLEOPATRA - Ama orta yaşlı bir kadın olmayı hiç istemem.
GLUMOV - (Ansızın beliren bir ihtirasla) Bunu düşünmek bile istemem, Tanrı esirgesin. Demek istediğim şu: Siz bu kadar genç, bu kadar güzel olmasaydınız, ben de bu kadar utanıp sıkılmazdım karşınızda.
KLEOPATRA - Yanıma biraz daha yaklaşın. Her şeyi içtenlikle söyleyin bana. Orta yaşlı bir kadın olsaydım, niçin utanmazdınız?
GLUMOV - Genç bir kadının işi başından aşkındır. Fakir akrabalarına ayıracak vakit bulamaz. Oysa orta yaşlı bir kadının yapacak başka işi yoktur.
KLEOPATRA - Genç bir kadın akrabalarıyla ilgilenmez mi?
«   01   ...    07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   ...    44   »