Ana Sayfa » Yolculamak » Dr. Jekyll ve Mr. Hyde : 07
Bu dosya çoktandır noterin midesini bulandırıyordu. Hem bir noter olarak, hem de akla ve geleneklere uygun yaşamayı doğru bulan, düşlere kapılarak yaşamayı ahlaksızlıkla bir tutan bir adam olarak, bu işin çapraşıklığı onu sıkıyordu. Ama onu bu ana dek için için asıl hırslandıran, Hyde hakkında doğru dürüst bir şey öğrenememiş olmasıydı; şimdi birdenbire onu tanımış bulunuyordu. Yalnızca adını bildiği, başka hiçbir şey öğrenemediği için, sorun yeterince can sıkıcıydı. Ama şimdi bu ad bir takım iğrenç sıfatlar da alınca büsbütün midesi bulanmıştı. Bir türlü yolunu bulup kaldıramadığı gizem perdesinin arkasından, birdenbire ilençli bir insanın çıktığını görür gibi oldu. Uğursuz kâğıdı yeniden kasaya koyarken:
- Bunu ben bir çılgınlık sanmıştım, ama korkarım ki altından bir rezillik çıkacak, dedi.
Sonra mumu söndürdü. Arkasına bir palto alarak doktorların mahallesi olan Cavendish Alanı'na doğru yola çıktı. Dostu, büyük doktorlardan Lanyon'ın ardı arkası kesilmeyen hastalarını kabul ettiği evi, bu alandaydı.
- Bunu bilse bilse Lanyon bilir, diye düşünmüştü.
Ağırbaşlı uşak kendisini tanıyarak hemen içeri aldı ve hiç bekletmeden, sokak kapısından doğru Dr. Lanyon'ın oturduğu yemek salonuna götürdü. Doktor burada yalnız başına oturmuş şarap içiyordu. Lanyon neşeli, sağlıklı, üstü başı temiz, kırmızı yüzlü bir adamdı. Bir tutam saçı zamanından önce ağarmıştı; davranışlarında bir sıcaklık ve kesinlik vardı. Utterson'ı görür görmez koltuğundan fırlayarak kollarını açtı, onu sevinçle karşıladı. Yaratılışı gereği gösterdiği içtenlik, biraz rol yapıyormuş sanısını uyandırıyordu ama aslında öyle değildi; bu davranışıyla, içten gelen duygusunu gösteriyordu yalnızca. Çünkü iki adamın dostluğu eskiydi. Hem lisede hem üniversitede birlikte okumuşlardı; her ikisi de, hem kendilerine, hem de birbirlerine karşı pek saygılıydılar. Çoğu kez herkeste görülmeyen bir biçimde, birbirlerinin arkadaşlığından pek hoşlanırlardı.
Biraz dereden tepeden konuştuktan sonra noter, zihnini enikonu kurcalayan konuyu açtı:
- Lanyon, seninle ben, Harry Jekyll'ın en eski iki dostuyuz, değil mi?
- Ah, keşke bu iki dost daha genç olaydı, diye Lanyon takıldı. Öyle, öyle sanırım. İyi ama bundan ne çıkar? Bu günlerde onu çok az görüyorum, dedi.
- Ya… Öyle mi?.. İkinizin çok içli dışlı olduğunuzu sanıyordum.
Lanyon:
- Öyleydi ama diye yanıt verdi, on yıldan çok bir zamandır, Harry Jekyll bana göre pek tuhaflaştı. Gitgide sapıtıyor sanki. Bunca yıllık dostluğumuzun hatırı vardır, ben de elbette, onunla büsbütün ilgilenmiyor değilim. Bununla birlikte, onu çok az görüyorum.
Birdenbire yüzü mosmor kesilerek:
« 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 ... 50 »