Ana Sayfa » Yolculamak » Gılgamış Destanı : 22
Ben seni yapıp Nipur'a getirdim ve orada taktım. Senden böyle bir iyilik göreceğimi bilseydim, elime bir balta alır, seni paramparça eder ve Fırat üzerinde gitmek için bir sal yapardım.“
(Elli satırlık boşluk. Engidu, Şamaş'tan lânetini avcının üzerine indirmesini diler:)
”… Onun kazancını yok et. Onun kollarını güçten düşür. Onun gidişini beğenme. Peşine düştüğü hayvan ondan kaçsın; avcı gönlündekine ermesin!“
Fahişeye, orospuya ilenmek için yüreği tutuşuyor:
“Senin yazgını orospu, sana ben yazayım. Bir yazgı ki, sonu gelmesin; sonsuza dek sürsün! Sana ilençlerin en kötüsünü savurayım. Karanlık yerin ilenci sabahın erkeninde karşına çıksın! Gece yarısına kadar zevkinin evi sana belâ olsun (74)!
(Sekiz satırlık boşluk. Anlaşılabildiğine göre Engidu'nun ilençleri fahişeyi tutuyor:)
Şehir lâğımlarındaki pislikler senin yiyeceğin olsun! Şehirdeki bulaşık suları senin içkin olsun! Yattığın yer sokak olsun, durduğun yer duvar gölgesi olsun!
(Bir satır eksik.)
Sarhoş ve susuz, yanağına vursun!”
(On satır boşluk)
Şamaş, onun ağzından çıkan sözleri işitince, ona gökten seslendi: “Engidu, niçin fahişeye, orospuya ileniyorsun? O fahişe ki, sana yaşamda gereken ekmeği yedirdi. O, sana ülkede içilen içkiyi içirdi. Görkemli giysi giydirip, o şanlı Gılgamış'ı sana yoldaş etti. Şimdi senin kardeşin gibi olan arkadaşın Gılgamış seni, rahat yatağına yatıracaktır. O seni görkemli bir yatakta rahat ettirecektir. Esenlik olan bir yerde, solunda bulunan bir yerde seni oturtacaktır. Yeryüzünün bütün hükümdarları ayaklarını öpecektir. O, senin için Uruk halkına ah ettirip onları ağlatacak, mutlu kimselere çevresinde yas tutturacak ve o, senden sonra bedenini pis ve iğrenç bir duruma getirip, senin için kendinden geçerek sırtına bir aslan postu atıp çöllere düşecek.”
Bu anda Engidu, Şamaş'tan yiğitin sözünü işitince, kükreyen yüreği hemen dinginleşti.
(İki satırlık boşluk. Sonra Engidu yeniden fahişeden söz ediyor; ama görünüşe göre, bu kez Engidu, fahişeye alaylı bir dilekte bulunuyor:)
“Seni krallar ve beyler sevsin. Kibar delikanlılar senin için çektikleri karasevdadan dizlerini dövsünler ve senin yoluna saçlarını yolsunlar! Asker ve subaylar senin için kemerlerini söksünler! Senin başına lacivert taşı ve altın dökülsün. Hazine bekçisi önceden üzerine işlemişken, şimdi onun hazinesi senin için açılsın ve serveti yoluna saçılsın! Seni tanrıların avlusuna ben götüreyim. Yedi çocuklu bir karı sana feda edilsin!”
Engidu'nun hasta karnı sancı içindedir. Engidu odasında yalnız başına yatmaktadır. Gece gördüğü düşü arkadaşına anlatıyor:
« 01 ... 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 ... 46 »