Ana Sayfa » Yolculamak » Grimm Masalları - I : 05


MASALLAR - I

JACOB VE WILHELM GRIMM

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 31


- Kurul sofram kurul!
dermiş. Bunun üzerine de istediği her şey sofraya geliverirmiş.
Günün birinde aklına babasının yanına dönmek gelmiş: Herhalde Öfkesi geçmiş olmalı. Hem de bu “kurul sofram kurul”u görünce beni canla başla evine alır diye düşünmüş.
Oğlan evine dönmekte olsun… Bir akşam bir hana varmış. İçerisi tıklım tıklım müşteriyle doluymuş. Ona “hoş geldin” demişler. Yanlarına yemeye çağırmışlar. “Başka türlü yiyecek bulamazsın” demişler.
Marangoz:
- Hayır, demiş, sizin lokmalarınıza ortak olmak istemem. Daha iyisi siz benim soframa buyurun!
Hepsi gülüşmüşler. Kendileriyle şakalaşıyor sanmışlar. Fakat oğlan masasını ortaya koymuş:
- Kurul sofram kurul!
der demez masanın üstü türlü türlü yemeklerle doluvermiş. Bu kadar güzel yemekleri hancı bulup getiremezmiş. Bu yemeklerden çıkan hoş kokular bütün müşterilerin burunlarına dolmaya başlamış.
Marangoz:
- Buyurun kardeşler!
demiş. Müşteriler ikinci çağrıya vakit bırakmamışlar, sofra başına toplanmışlar. Bıçaklarını çıkararak yemekleri atıştırmaya başlamışlar.
En çok şaştıkları şey: Tabak boşalınca onun yerine kendiliğinden bir dolusunun gelişi olmuş. Hancı bir köşede durmuş; bu işin nasıl olduğuna bakarmış. Ne söyleyeceğini şaşırmış. Aklından şunları geçirmiş: “Böyle bir aşçı senin işine ne kadar yarardı!” demiş.
Marangozla sofra arkadaşları gecenin geç vaktine kadar gülüp eğlenmişler. Sonra yatıp uyumuşlar. Oğlan da yatağa girmiş, sihirli masacığını da duvara dayamış. Fakat hancının gözüne bir türlü uyku girmiyormuş. Eski eşyaların yığılı durduğu odadaki eski bir masa aklına gelmiş. Bu, tıpkı berikine benziyormuş. Usulca gidip onu çıkarmış. Oğlanın masasını almış, yerine bunu bırakmış.
Ertesi sabah marangoz yatak parasını vermiş, masacığını sırtına vurmuş. Bunun kendi masası olmadığını aklına bile getirmeden yola koyulmuş. Öğle üzeri babasının evine varmış. Adamcağız oğlunu büyük bir sevinçle karşılamış:
- Sevgili yavrum, demiş, neler öğrendin bakayım?
diye sormuş.
Marangoz oldum, babacığım.
- İyi bir sanat, e… gezip dolaştığın yerlerden ne getirdin bakalım?
- Getirdiğim şeylerin en iyisi işte şu masacık babacığım!
Terzi masayı evirip çevirerek iyice gözden geçirmiş; sonra:
- Bunda bir ustalık göstermişe benzemiyorsun. Bu hem eski hem de kötü masacık işte! demiş.
Oğlan:
«   01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   ...    85   »