Ana Sayfa » Yolculamak » İtalya Hikâyeleri - I : 12
Bu mektup, yönetimdeki ileri gelenler üzerinde etkili oldu; onu, acele, Venedik'e gönderdiler. Verdikleri emir üzerine kentin kapıları kapandı, surlarda, gece gündüz, askerler nöbet tuttu. Katilleri tanıyıp da bildiğini adliyeye haber vermeyenler hakkında şiddetli cezalar uygulanacağı duyuruldu. Katillerden biri, arkadaşlarına karşı tanıklık edecek olursa hakkında kovuşturma yapılmayacak, üstelik para da alacaktı. Fakat Noel arifesinde, gece yedi sularında (24 Aralık, gece yarısına doğru) Aloise Bragadin, senato tarafından verilmiş geniş yetkiyi ve Prens Luigi ile bütün adamlarını, diri veya ölü olarak, neye mal olursa olsun tutuklatmak emrini Venedik'ten getirdi.
Bu senyör avogador (1) Bragadin, komutan ve hükümet görevlileri kalede toplandılar.
Kaleye yakın ve Arena üzerindeki San Augustino kilisesine bitişik Prens Luigi'nin evi çevresinde eksiksiz silahlanmış olarak toplanmak üzere ve aykırı davrananların asılacakları bildirilerek, bütün yaya ve atlı güvenlik görevlilerine, emir verildi.
Sabah olunca (Noel sabahı) kentte bir yazılı buyruk çıkarıldı. San Marco çocuklarının silahlı olarak, Senyör Luigi'nin evine koşmaları bildirildi. Silahı olmayanlar kaleye çağırılıyordu; orada, kendilerine, istedikleri kadar silah verilecekti. Bu yazılı buyrukta, yukarıda adı geçen Senyör Luigi'yi diri veya ölü olarak Corte'ye teslim edene, iki bin düka altını, adamlarından her birini teslim edene de, beş yüz düka altını ödül verileceği söyleniyordu. Ayrıca, Prens Luigi, bir çıkış hareketi yapmayı uygun görecek olursa, vuruşacak olanlara engel olmamak üzere, silahsız kimselerin, prensin evine yaklaşmamaları emrediliyordu.
Aynı zamanda, prensin oturduğu evin tam karşısına düşen eski surların üstüne, tabya tüfekleri, havan topları ve büyük çapta toplar yerleştirildi. Evin arkasına bakan yeni surların üstüne de bir o kadar silah konuldu. Atlı askerler, kendilerine gereksinim olursa serbestçe davranabilsin diye, o yana yerleştirilmişti. Brenta ırmağının kıyısına, kerevetler, dolaplar, arabalar ve set görevi görebilecek daha başka eşya yerleştiriliyordu. Kuşatılanlar, sıkışık düzende halka saldırmaya kalkarlarsa, bu biçimde davranmalarına engel olunmak isteniyordu. Bu setler, aynı zamanda, topçuları ve askerleri, kuşatma altındakilerin arkebüz kurşunlarından koruyacaktı.
Sonunda, ırmağa, prensin karşısına ve yanlarına kayıklar konuldu. Düşman bir çıkış hareketine kalkışırsa onu hırpalayabilmek için fitilli tüfekler ve daha başka silahlar taşıyan adamlar bu kayıklara yerleştirildi. Aynı zamanda, bütün sokaklarda barikatlar yapıldı.
Bu hazırlıklar sırasında, çok düzgün bir dille yazılmış bir mektup geldi. Prens bu mektupta, sorun henüz incelenmeden suçlu sayıldığından ve kendisine düşman, üstelik asi gibi davranıldığından yakınıyordu. Bu mektubu, Liveroto yazmıştı.
Buyruğundaki, hepsi tehlikeye göğüs germeye alışık, eski asker kırk kişiyle eve kapanan Senyör Luigi'ye, hükümetin ileri gelenleri, 27 Aralıkta, kentin ileri gelenlerinden üç soylu kişiyi gönderdiler. Bunlar, askerlerin, kalaslarla ve ıslak şiltelerle engeller kurarak savunma hazırlıkları yaptıklarını ve arkebüzleriyle uğraştıklarını gördüler.
Bu üç soylu, prense, hükümet ileri gelenlerinin kendisini yakalamaya karar vermiş olduklarını bildirdiler; teslim çağrısında bulundular ve çarpışmaya başlamadan önce bu girişim sayesinde, onlardan az çok anlayış bekleyebileceğini söylediler. Buna yanıt olarak Prens Luigi, her şeyden önce, evinin çevresine dikilen askerlerin kaldırılmasını, bu durumda, yanına, adamlarından iki üç kişi alarak, tartışmak üzere hükümet görevlilerinin yanına gidebileceğini söyledi, ancak evine dönmekte özgür kalmayı da kesin koşul olarak ileri sürdü.
Elçiler, prensin el yazısıyla yazılan bu önerileri alıp hükümet görevlilerinin yanına döndüler. Öneriler, pek şanlı Pio Enea'nın ve orada hazır bulunan diğer soyluların salık vermesi üzerine geri çevrildi.
« 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 ... 61 »