Ana Sayfa » Yolculamak » Kır Atlı : 04


KIR ATLI

HANS THEODOR WOLDSEN STORM

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 75


Storm, görünüm betimlemesi bakımından, her zaman olduğu gibi burada da usta bir sanatçıdır. “Kır Atlı”daki olayların geçtiği ülke, dingin olmayan bir yerdir. Kıyı durmadan değişiyor, insan denizden toprak kazanıyor, setler yapıyor, ama arkasından gelen sel insanın yaptıklarını yıkıyor ve yeniden yapmak gerekiyor; kürekler hiç dinlenmiyor. Kimileyin küçük, kimileyin de büyük kısımlar yıkılmakta ve kimileyin de geniş toprak parçaları su altında kalmaktadır. Denizin kapladığı bu gibi yerler yeniden kazanılamadığında, burasıyla ilgili söylencesel öyküler ortaya çıkmakta ve kuşaktan kuşağa anlatılmaktadır. Örneğin, Storm'un “Eine Halligfahrt” (Ada Gezisi) adlı yapıtında sözü edilen kuzey kıyısındaki Rungholt bunlardan biri olup, burası ara sıra su üzerinde görünür, su altından yansıyan çan sesleri kayıkla geçenlerin kulağına gelirmiş. Ama yıkıcı seller, insanları eski korunma düzeneğinin yanlış ve eksikliklerini araştırmaya ve yenilerini denemeye itmektedir.
Storm; anlattığı yaşamı, doğayı ve görünümleri gerçeğe uydurma konusunda titiz davrandığı gibi, öykünün kahramanı Hauke Haien'i sunarken de bir dereceye dek tarihsel bir kişiliği göz önünde bulundurmuştur. Öyküde de biraz söz edildiği gibi, Fries'te, Tondern Vadisi'nde bulunan Fahretoft'ta 1735-1811 yılları arasında Hans Mommsen adında köylü bir matematikçi yaşamıştır. O, alanında kendi kendisini yetiştirmiş, kitaplardan okuyarak toprak mühendisliği ve gökbilimi öğrenmiş ve gereçlerini kendisi lehimleyerek hazırlamıştır. Bütün yaşamında babası gibi köylü olarak kaldığı halde, bu bilim dallarında pek çok da öğrenci yetiştirmiştir. O, bilim ve öğretim işiyle uğraşarak yalnız bir yaşam sürmüş ve zamanının bilim çevrelerinden çok saygı görmüştür. Storm, öyküsünün başında ondan söz ederken, yine toprak ölçmekle uğraşan ve genellikle Frieslilerde olduğu gibi iyi hesap bilen Tede Haien'le (Hauke Haien'in babası) karşılaştırarak şöyle demektedir: “…sonradan Set Beyi olacak kişinin babası da, işte böyle bir adamdı; elbette daha küçük çapta.” Hans Mommsen'in yaşamöyküsünü okursak görürüz ki, Storm onun çocukluk yaşamından birçok özelliği Hauke Haien'e mal etmiştir. Bununla birlikte, Hauke Haien'in kişiliği yine de kendi başına bir varlık olarak kalır; Storm burada, uygulamalı bilimlerle uğraşan bir adamı, ülke, deniz ve insanlardan kazandığı sonsuz coşku ve güçle yaşamının yapıtını ortaya çıkaran, kendisini çocukluğundan beri bu iş için yaratılmış duyumsayan ve devrim yapacak bir yapıt bırakmak için çabalayan bir işadamı durumuna getirmiştir.
Hauke Haien, kendi değerini bilen ve yaşamının yapıtını bu değer üzerine kuran sert bir insandır; öteye beriye sürüklenmez, kendisi karar verir ve adımını atar, davranmadan önce uzun süre hazırlanır ve duraksar, ama adımını sağlam atar ve amacına doğru yürür. Zor anlarda da, büyük ve ortak işi gerçekleştirmek üzere insanları kendisinin üstün etkisiyle sürükler ve onlara sözünü dinletir; bu sırada karşısına çıkan sele ve dedikoduya da aldırmaz. Hauke Haien, yaratıcı ve savaşımcı; ağır ve zor anlarda da iyi bir yöneticidir.
Storm, özellikle yaşamının sonlarına doğru yazdığı yapıtlarında düşlemsel duygularla, kişilerle, görünüm ve olaylarla, gerçek görünümleri ve toprağa bağlı canlı insanları karşılaştırmaya çalışmıştır. Onun, daha gençken arkadaşları Mommsen kardeşlerle halk masal ve destanlarını toplamaya koyulması bir rastlantı değildir. Storm'un halka, tarihe, yurda ve gerçekliğe yönelen sanatından, öyküleri için gerçeğe uygun bir temel bulmaya çalıştığı görülebilir. Yapıtlarındaki kahramanlardan birçoğunun yazgısında ve karşılaştıkları sorunlarda halktan ve ulusundan birer parça vardır.
Yurt sevgisi, halkına karşı saygı, Almanya'nın ve Alman halkının görünümüne, iş ve özyapısına bağlılık, kendi zamanını tarihle birleştiren bir coşku ve bunları yalın olarak sözle betimleme yeteneği; işte bunlar Storm'un yapıtlarını tüm canlılığıyla yaşatan güçlerdir. “Kır Atlı”da da bunlarla sık sık karşılaşılmaktadır.
Fritz Böhme / Ahmet Temir
NOT: Storm bu yapıtında yerli Alman ağzından birçok deyiş kullanmış ve kitabına bu gibi sözlerin bir açıklamasını da eklemiştir. Türkiyemizin sınırlarından büyük bir bölümünü deniz oluşturmakla birlikte, setlerle denizden toprak kazanmak gibi bir sorun, ülkemiz için yabancı olsa gerektir.
«   01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   ...    63   »