Ana Sayfa » Yolculamak » Mektuplar : 09


MEKTUPLAR

PLATON

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 76


Bu mektubu, olabilirse, üçünüz birden okumalısınız; olmazsa, ikişer ikişer, hem de elinizden geldiğince sık okuyun. Bunu, doğru da olacağı gibi, bir sözleşme, bağlayıcı bir yasa sayın; ciddilikle, ama ciddiliğin kardeşi olan incelik ve şakacılıktan uzaklaşmadan ant için. Tanıklarınız olan ve olacak her şeyin başı Tanrı'yla, başın ve nedenin gücü sonsuz Babası olsun; gerçekten filozofsak, bu gücü sonsuz Baba'yı göklerin iyiliğini görmüş kimseler gibi açık olarak tanıyacağız.
YEDİNCİ MEKTUP
Platon'dan Dion'un akraba ve dostlarına.
İyilikler,
Sizin de Dion gibi düşündüğünüze inanmam gerektiğini; eylem ve sözlerimle size, elimden geldiğince yardım etmemi istediğinizi yazıyorsunuz. Şu yanıtı veririm: görüş ve istekleriniz gerçekten Dion'unkiler gibiyse, çabalarımı sizinkilerle birleştirmeye hazırım; değilse, uzun uzun düşünmem gerek. Dion'un görüş ve isteklerini size anlatabilirim sanıyorum; hem de tahmin ederek değil; çünkü bunlar üzerinde tam bir bilgim vardır. İlk kez Syrakusa'ya geldiğimde, kırk yaşlarımdaydım; Dion, Hipparinos'un şimdiki yaşındaydı ve o zamanki düşüncesini bugüne dek hiç değiştirmemiştir. Dion, Syrakusalıların özgür olmaları ve kendilerini en iyi yasalara göre yönetmeleri gerektiğini düşünüyordu. Onun için, bir Tanrı'nın Hipparinos'a, Dion'un devlet yönetimi konusundaki düşüncelerine uygun düşünceler esinlemiş olmasına şaşılmamalıdır. Bu düşüncelerin nasıl oluştuğunu; genç ya da yaşlı, herkesin bilmesi uğraşmaya değeceğinden, her şeyi, ta baştan alarak anlatmaya çalışacağım. Şimdi bunun tam zamanıdır.
Gençlikte, ben de birçok genç gibiydim. Kendi kendime davranabileceğim gün gelince, hemen devlet işlerine atılmaya karar vermiştim. Ama o zaman, bu alanda birçok değişme olmuştu; kendimi şu durum karşısında buldum: Birçok kimse, o zamanki yönetime saldırmış, ayaklanma çıkmış ve yeni yönetimin başına elli bir kişi konmuştu. Bunlardan on biri kentte, onu da Peiraieus'da görev almıştı; görevleri agorayla kentin yönetimini ilgilendiren işlerle uğraşmaktı. Öteki otuzuna, tam yetkiyle en yüksek erk verilmişti. Bunlar arasında tanıdıklarım, akrabalarım vardı; uygun bir iş vermek üzere beni hemen çağırdılar. Genç yaşım düşünülecek olursa, hiç de aşırı olmayan birtakım düşlemler kuruyordum: Bunların devleti, eğrilik yolundan doğruluk yoluna getirerek yöneteceklerini sanıyor, ne yapacaklarını merakla bekliyordum. Oysa çok geçmeden, eski düzeni sanki altın çağmış gibi arattıklarını açıkça gördüm. Birçok zorbalıktan başka, o zamanın en doğru adamı olduğunu çekinmeden söyleyebileceğim yaşlı dostum Sokrates'e de saldırdılar. Onu başka kimselerle birlikte, bir yurttaşı yakalamaya göndermek; bu yurttaşı ölümle cezalandırıp, Sokrates'i, istesin istemesin, siyasetlerine karıştırmak istiyorlardı. Sokrates onları dinlemedi; onların büyük suçlarına ortak olmaktansa, bütün tehlikelere göğüs germeyi yeğledi. Ben de, bu türlü şiddet olayları ve buna benzer, bunlar gibi önemli daha başka zorbalıklar karşısında tiksinti duydum; olup biten iğrençliklerden uzaklaştım. Az zaman sonra, Otuzlar düştü; kurmuş oldukları yönetim biçimi de onlarla birlikte ortadan kalktı.
Devlet işlerinde ve kentin yönetiminde pay almak isteğini, biraz daha zayıf olmakla birlikte gene duydum. Birçok karışıklığın olageldiği o zamanlarda da insanları başkaldırmaya sürükleyen birçok şey oluyordu: kimilerinin, bu başkaldırmalarda, düşmanlarından gereğinden çok öc aldıklarını görmek de şaşılacak bir şey değildi. Bununla birlikte, ülkelerine dönen sürgünler çok yumuşak davrandılar. Ama, nasıl oldu bilmem, güçlü kimseler yine o Sokrates'i, dostumuzu, hiç hak etmediği halde, iğrenç bir biçimde suçlayarak mahkemeye sürüklediler; davayı açanlar dinsiz olduğunu ileri sürdüler; onu mahkûm edenler de buna inandılar. Ve işte bu adamı, kendileri sürgünde ve yıkıma uğramış oldukları bir zamanda, kendileri gibi sürgün dostlarından birini yakalamayı, dine aykırı olacağını söyleyerek geri çevirmiş olan bu adamı, öldürdüler. Bu düzensizlikleri, devleti yöneten kimseleri gördükçe, yaşımın ilerlediğini de düşündükçe, devlet işlerini iyi yönetmenin çok güç olacağını anlıyordum. Aslında dost ve
«   01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   ...    28   »