Ana Sayfa » Yolculamak » Totem ve Tabu - II : 13


TOTEM VE TABU - II

SIGMUND FREUD

DÜNYA KLASİKLERİ DİZİSİ: 24


Şimdiye kadar açıklanmamış olan bir iki tabu kuralını daha anmak isterim; çünkü bunlar da psikanalizin yorumları altına girebilir. Birçok ilkel budun arasında bazı durumlarda evde keskin silahların ve kesici aletlerin bulundurulması yasaktır (41). Frazer, bıçağın keskin yanı yukarıya dönük olarak bir yere bırakılmamasını, çünkü tanrının ve meleklerin bundan zarar göreceğini buyuran bir Alman boşinancını anar. Bu tabuda, keskin silahın bilinçdışı kötü içtepilerce kullanılmasını mümkün kılan bazı “belirti niteliğindeki edimler”e (42) karşı bir uyarının saklı olduğunu görmemek mümkün mü?
BÖLÜM IV
TOTEMİZMİN ÇOCUKLUKTAKİ YİNELENMELERİ
Ruhsal etkinliklerin ve oluşumların çok derin belirlenimciliğini ilk kez ortaya çıkaran psikanalizin din gibi karmaşık bir olguyu tek bir kaynaktan çıkarmaya kalkışacağından okurlarımız korkmamalıdır. Eğer psikanaliz bu kurumun kaynaklarından yalnızca birini ister istemez araştırıyorsa, bu tek kaynağın her şeyi açıklamaya yeteceğini asla savlamadığı gibi dinin etmenleri arasında ona birinci dereceyi de vermez. Ancak çeşitli araştırma alanlarından alınacak sonuçların bileşimi, bize dinin doğuşunda şimdi tartışacağımız mekanizmanın görece önemini belirleyebilir; ancak böyle bir görev, psikanalizcinin hem araçlarının, hem de amaçlarının dışında kalır.
1
Bu kitabın birinci bölümü bize totemizm kavramını tanıtmıştı. Totemizmin Avustralya, Amerika ve Afrika'nın bazı ilkel insanları arasında dinin yerini alan ve toplumsal örgütlenmenin temelini oluşturan bir sistem olduğunu öğrenmiştik. Biliyoruz ki 1869'da İskoçyalı Mac Lennan eski ve hattâ yeni birçok toplumda birçok âdet ve geleneğin totemizm döneminin artığı olduğunu ortaya atarak o zamana kadar ancak merak konusu sayılan totemizm olaylarına herkesin ilgisini çekmişti.
O zamandan beri bilim, totemizmin bu önemli konumunu anlamıştır. Bu sorun üzerine en son söz olarak Wundt'un Elemente der Völkerpsyhologie (1912) adlı yapıtından (1) bir parça alıyorum: “Bütün bu olayları bir araya getirince, totemizm ekininin daha sonraki evrim aşamalarından önce gelen ilk aşama olduğunu ve ilkellik aşamasıyla tanrılar ve kahramanlar dönemi arasında, geçiş evresi olduğunu duraksamadan kabul edebiliriz.”
Bu bölümü anlamak için totemizmin ne olduğunu daha derinden kavramak gerekir. Daha sonra anlaşılacak bazı nedenlerden ötürü burada 1900 yılında Code du totemisme adlı bir yazısında totem dininin on iki maddelik bir tür kateşizminin ana hatlarını çizen S. Reinach'ın taslağını alıyorum: (2)
1- Belirli bazı hayvanlar öldürülmeyecek ya da yenmeyecek, bu hayvan türlerinden birer hayvan alınarak onlara bakılacaktır.
2- Bunlardan kazayla ölen olursa onun için yas tutulur ve oymağın bir bireyine karşı gösterilen saygı hayvana da gösterilerek gömülür.
3- Yeme yasağı bazen hayvanın yalnızca belirli bir parçasıyla sınırlı olur.
4- Öldürülmeyen bir hayvanı bir zorunluluk nedeniyle öldürmek gerekirse, hayvandan af dilenir ve çeşitli hile ve oyunlarla tabunun çiğnenişini hafifletme yoluyla hayvanı öldürmeye girişilir.
5- Eğer hayvan ritlerle kurban edilmişse ona törenle yas tutulur.
«   01   ...    03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   ...    43   »