Ana Sayfa » Yolculamak » Yol Arkadaşım (Öyküler) : 15
YEMELYAN PİLYAY
- Tuza gitmekten başka çare kalmadı! Bu iş bize çok tuzluya oturacak ya, hiç yolu yok kardeşçik. Bu gidişle açlıktan kuyruğu titreteceğiz yoksa.
Arkadaşım Yemelyan Pilyay bunu söyleyip elini tütün kesesine attı, sabahtan beri belki onuncu kez çıkarıp baktı. Onun tıpkı dünkü gibi bomboş olduğuna aklı kesince içini çekti, tükürdü, sırtüstü uzandı. Kızgın bir güneşle aydınlanan bulutsuz göğe bakarak ıslık çalmaya koyuldu.
Odesa'dan üç verst ötede, deniz kıyısında bir kumsala uzanmış, aç karnına yatıyorduk. Ne kadar aradıysak iş bulamamıştık orada. Yemelyan, başını bozkıra, ayaklarını denize vererek uzanmıştı. Kıyıya doğru birbiri arkasına koşup gelen dalgalar, onun çıplak ve kirli ayaklarını yumuşak bir hışırtıyla yakıyor; arkadaşım güneşten kamaşan gözlerini kırpıştırarak kâh bir kedi gibi geriniyor, kâh vücudunu denize doğru biraz daha kaydırıyordu. O zaman dalgalar neredeyse omuz başlarına kadar çıkıyor, bu da pek hoşuna gidiyordu onun.
Ben limandan yana bakıyordum. Mavi, yoğun bir duman tabakasıyla örtülü direkler yığını görünüyor; çapa zincirlerinin boğuk şangırtıları, lokomotiflerin çığlıkları bize kadar ulaşıyordu. Orada, karnımızı doyurma konusunda sönüp giden umudumuzu canlandıracak bir şey göremeyip ayağa kalktım; Yemelyan'a:
- Davran öyleyse! dedim. Tuzlaya gidiyoruz.
Yemelyan, gözlerini gökyüzünden ayırmadan:
- İyi ya, git!.. dedi. Bakalım üstesinden gelebilecek misin bu işin?
- Orada belli olur.
O, parmağını bile kıpırdatmadan:
- Demek gidiyoruz ha? diye söylendi.
- Gidiyoruz dedik ya!
- Pekâlâ! Ne yapalım? İştir… gideceğiz… Yerin dibine batası Odesa da burada, olduğu yerde kalacak! Şeytanlar götürsün onu!.. Liman kentiymiş!.. Hıh!.. Allah belasını versin!..
- İyi, iyi… Anladık… Kalk da gidelim. Sövüp saymakla karnımız doymaz.
- Nereye gidiyoruz? Tuzlaya mı? Peki… gideriz… Fakat orada da elimize bir şey geçmeyeceğini unutma kardeşçik…
- “Gidelim” diyen sendin.
- İyi ya… Sözümü geri alacak değilim… Ama yine de elimize bir şey geçmeyecek!…
- Niye?
- Niye ha?.. Orada bizi dört gözle beklediklerini, varır varmaz: “Hoş gelip safalar getirdiniz Yemelyan ve Maksim efendiler; eşek sudan gelinceye kadar çalışın ve paracıklarımızı alın!…” diyeceklerini mi sanıyorsun? Yok azizim… Hiç öyle olmayacak! Şu anda her ikimiz de derilerimizin sahibiyiz; bunu unutma!…
« 01 ... 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 ... 68 »