Ana Sayfa » Mesnevî-i Şerif Tercümesi » Mesnevi 1. Cilt : 42
Sâf bir adam, bir kuşluk çağında koşa koşa Süleyman'ın adalet sarayına erişti. Yüzü gamdan sararmış, dudakları morarmıştı. Süleyman, ona “ Efendi ne oldu?” dedi. O “ Azrâil, bana öyle bir hışımla, öyle bir kinle baktı ki.” dedi
Süleyman “ Peki, şimdi ne diliyorsan dile bakalım” dedi. O dedi ki: “ Ey canları koruyan! Rüzgâra emret;
960. Beni tâ Hindistan'a götürsün; belki kulunuz oraya gidince canını kurtarır.” İşte halk fakirlikten böyle korkar. Onun için insanlar hırs, emele lokma olurlar.
Fakirlikten korkmak, tıpkı o adamın ölümden korkmasına benzer. Hırsı, çalışmayı da sen Hindistan farzet! Süleyman rüzgâra emretti; rüzgâr da onu derhal Hindistan'da bir adaya götürdü. Ertesi gün Süleyman, divan vakti halkla buluşunca Azrâil'e dedi ki: *“ O Müslümana ne sebeple hışımla baktın? Ey Tanrı elçisi, bana anlat!
965. Acaba bu işi, o adamı hanümanından avare etmek için mi yaptın?
*Azrâil, cevaben dedi ki: ” Ey cihanın zevalsiz padişahı! O ters anladı; ona hayal göründü.
Ben ona hışımla ne vakit baktım? Onu yol uğrağında görünce şaşırdım.
Çünkü Hak bana “ Haydi bugün var, onun canını Hindistan'da al” buyurdu.
Taaccüple “ Yüz tane kanadı olsa Hindistan'a gitmesi yine uzak” dedim.“
İşte sen dünya işlerini hep buna kıyas et, gözünü aç da gör!
970. Kimden kaçıyoruz, kendimizden mi? Ne olmayacak şey! Kimden kapıp kurtarıyoruz, Hak'tan mı? Ne boş zahmet!
Yine aslanın çalışmayı tevekküle tercih etmesi ve çalışmanın faydalarını bildirmesi
Aslan dedi ki: ” Doğru ama Peygamberlerin, müminlerin çalışmalarını da gör. Cefadan, kahırdan ne gördülerse mükâfata nail oldular; Tanrı onların mücahedesini zayi etmedi. Onların başvurdukları çareler her hususta lâtif oldu. Çünkü zariften ne gelirse zariftir. Tuzakları felek kuşunu tuttu; noksanları tanmamen sayıldı.
975. Ey ulu kişi! Nebîlerin ve velîlerin yolunda çalış!
Kaza ve kaderle pençeleşmek mücahede sayılmaz. Çünkü bizi pençeleştiren, savaştıran da kaza ve kaderdir. Bir kimse îman ve itaat yolunda yürüyüp de bir an bile ziyan etmişse kâfirim! Başın yarılmamış, şu başını bağlama. Birkaç gün çalış da ondan sonra gül!
Dünyayı arayan kimse olmayacak ve kötü bir şey aradı. Ukbayı arayansa kendine iyi bir hal aramış oldu.
980. Dünya kazancı için çarelere başvurmak soğuk bir şeydir. Dünyayı terk etmek için çarelere başvurmak ise caizdir, emredilmiştir.
Hile ve çare diye zindanı delip de çıkmaya derler. Yoksa birisi zaten açılmış deliği kapatırsa yaptığı iş, soğuk ve ters bir iştir.
Bu dünya zindandır, biz de zindandaki mahpuslarız. Zindanı del, kendini kurtar!
« 01 ... 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 ... 171 »