Ana Sayfa » Mesnevî-i Şerif Tercümesi » Mesnevi 1. Cilt : 73


MESNEVI 1. CILT

MEVLANA CELALEDDİN-İ RUMİ


varsa da hepsi, ancak tek Tanrı tarafından yaratılmıştır. Meselâ Amr'e Zeyd bir ok atar; o ok, Amr'i kaplan gibi yaralar.
Yara, bir yıl kadar Amr'ın vücudunda ağrılar, sızılar meydana getirir. O dertleri, Hak yaratmıştır, insan değil.
1665. Oka hedef olan Amr, o anda korkudan ölürse, yahut ölümüme kadar bedeninde yaralar, bereler vücuda gelir de,
O ağrılardan, o illetlerden ölürse Zeyd'e; ilk sebepten, ok attığından dolayı katil de! Hepsi, Tanrı'nın icadı ise de o ağrıları Zeyd'e nispet et!
Ekin ekmek, nefes almak, tuzak kurmak, çiftleşmek de böyledir. Onların sesleri hep Hak'ka mutîdir (eken, nefes alan, tuzak kuran, çiftleşen kuldur; bitiren, yaşatan, tuzuğa düşüren, doğurtan yahut bunların aksini meydana getiren Hak'tır).
Velîlerde Tanrı'dan öyle bir kudret vardır ki atılmış oku yoldan geri çevirirler.
1670. Tanrı velîsi, pişman olursa sebeplere eserlerin kapılarını kapar (fiilleri neticesiz bırakır). Fakat bunu, Tanrı eliyle yapar.
Tanrı kudretiyle; söylenmiş bir sözü söylenmemiş hale getirir. Bir halde ki ne şiş yanar ne kebap!
Bütün kalplerdeki nükteleri işitir, gönüllerden o sözü yok eder.
Ey ulu kişi! Sana delil ve huccet gerekse “ Min âyetin ey nünsiha” âyetini oku.
“ Ensevküm zikrî ” âyetini de oku velîlerin kalplere nisyan koyma kudretini anla!
1675. Velîler, hatırlatma ve unutturmaya kadirdirler; şu halde herkesin gönlüne hâkimdirler.
Velî, unutturma kudretiyle bir kişinin istidlâl yolunu bağladı mı, o adamın hüneri bile olsa bir iş yapamaz.
Siz, yüce kişileri alaya aldınız, bundan bir şey çıkmaz sandınız ama Kur'an'da “ Ensevküm” âyetini bir okuyun!
Şehir ve köye sahip olan, cisimlerin padişahıdır. Gönül sahibi ise gönüllerinizin sultanıdır. Hiç şüphe yok ki işler, görüşlerin fer'idir. Şu halde insan, ancak göz bebeğinden ibarettir.
1680. Ben bunu, tamamı ile söyleyemiyorum, çünkü merkez sahipleri (Peygamberler) men ediyorlar. Mademki halkı unutması ve hatırlaması onun elindedir, imdatlarına da o, erişir. O güzel huylarla huylanmış olan zat, her gece gönüllerden yüz binlerce iyi ve kötü hâtırayı giderir; Gündüzün gönülleri, yine o hâtıralarla doldurmakta; o sedefleri, incilerle dopdolu bir hale getirmektedir. Evvelki düşüncelerin hepsi, Tanrı'nın hidayetiyle sahiplerini tanırlar.
1685. Uyanınca, sanat ve hünerin, sebepler kapısını açmak üzere yine sana gelir. Kuyumcunun hüneri demirciye gitmez, bu güzel huylunun huyu, öteki kötüye mal olmaz. Hünerler ve huylar, kıyamet günü, çeyiz gibi sahibine döner. Güzel olsun, çirkin olsun… bütün huylar ve hünerler, sabah çağında sahiplerine gelir;
1690. Nitekim posta güvercinleri, gönderilen mektupları, yine uçtukları şehre getirirler.


«   01   ...    63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   ...    171   »