Ana Sayfa » Mesnevî-i Şerif Tercümesi » Mesnevi 1. Cilt : 89
2085. Bugün kazanç yok, senin konuğunum. Çengi sana çalacağım, gayrı seninim.“
Çengi omuzlayıp Tanrı aramağa yola düştü; ah ederek Medine Mezarlığına doğru yollandı.
” Tanrı'dan kiriş parası isteyeceğim. Çünkü o kendisine karşı halis olan kalplere kerem ve ihsanıyla eder“ dedi.
Bir hayli çenk çalıp ağladı ve başını yere koydu, çengi yastık yaptı bir mezara yaslandı.
Çalgıcıyı uyku bastırdı, can kuşu kafesten kurtuldu; çalgıyı da bırakıp sıçradı.
2090. Sâf bir âleme, can sahrasına vararak tenden ve cihan mihnetinden kurtuldu. Canı, orada macerasını şöyle terennüm etmekteydi: Beni burada bıraksalardı.
Canım bu bahçede, bu bahar çağında ne hoş bir hale gelir, bu ovanın bu gayb lâleliğinin sarhoşu olurdu. Başsız, ayaksız seferler eder, dişsiz, dudaksız şekerler yedim.
Felek sakinleriyle zahmetsiz, mihnetsiz zikre, dimağsız fikre dalar, onlarla lâtifeler ederdim.
2095. Gözleri kapalı olarak bir âlem görür; elsiz, avuçsuz güller, reyhanlar devşirirdim… Çalgıcı, bir su kuşuydu; bu âlem de bir bal denizi. Bu bal Eyyub Peygamber'in içtiği ve yıkandığı pınardı. Eyyub, o pınarda yıkanarak tepeden tırnağa kadar doğu nuru gibi bütün hastalıklardan arındı, pirüpak oldu. Mesnevi hacım bakımından felekler kadar bile olsa yine bu âlemin, hattâ küçük bir cüz'ünü ihata edemezdi. Halbuki çok geniş olan o yerler gök, darlıktan gönlümü paramparça etti.
2100. Bu bir âlemdir ki bana rüyada göründü; açıklığıyla kolumu, kanadımı açtı.
AÇIKLAMALAR ( Beyitler 1401 - 2100 )
B. 1404. -1405. Nuh Peygamber diyor ki: ” Ben, onları yargılamam için ne vakit çağırdıysam parmaklarını kulaklarına tıkadılar; elbiselerini başlarına çektiler, libaslarına büründüler; inatlarında ısrar ettiler; inadettikce ettiler, ululandıkça ululandılar.“ (Sure: 71 — Kur, âyet: 7).
B. 1427. (Feyz-al Kadir IV. 149).
B. 1479. dan sonraki başlık: Adem'le Havva. Tanrı tarafından yemişinden yememeleri emir buyurulan ağacın yemişini Şeytan'a uyup yeyince suçlu oldular ve Tanrı'dan ” Rabbena zalemnâ — Rabbimiz. biz nefsimize zulmettik“ diye yarlıganma dilediler (1250 - 1255) inci beyitlerin izahına bakınız). Şeytan'sa Kur'an'ın 7 inci suresi olan A'raf suresinin 16 ve 17 nci âyetlerinde bildirildiği veçhile ” Febimâ agveyteni — Beni iğva ettiğin, rahmetinden uzaklaştırdığın için kullarını senin doğru yolundan azdıracak, sonra önlerinden, artlarından, sağlarından, sollarından gelip onları yoldan çıkaracağım…“ demiş ve bu suretle suçu Tanrı'ya bulmuştur. Bu başlık altında bilhassa bundan halledilmektedir.
B. 1495. ” Pis şeyler pislerin, pisler de pis şeylerindir. Temiz şeyler temizlerin, temizler de temiz şeylerindir…“ (Sure:
24 — Nur, âyet: 26).
B. 1507. Lâzım, melzum, nâfî, muktazi. Bunlar aklî delillerdir. Lâzım olan, yani gereken şeyler bir melzum, yani gerekli aranır. Meselâ iyi insanda iyilik gereklidir, iyilik için de iyi insan gerektir. Nâfi ile muktaziye gelince: Bunlar birbirinin karşılığıdır. Her muktaziye bir muktaza lâzımdır. Meselâ yapılan bir işte muktazi, yani o şeyi iktiza ettiren, yaptıran arandığı gibi yapılan, meydana gelen iş de iktiza etmiş de vücut
« 01 ... 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 ... 171 »