Ana Sayfa » Mesnevî-i Şerif Tercümesi » Mesnevi 1. Cilt : 140
3270. Seni o ziyadesiyle sevenler, mezara tıkarlar; karıncalara, yılanlara gıda ederler.
Çok defalar senin önünde ölüme razı olan yok mu? İşte o, senin pis kokundan burnunu tıkar!“
Söz, göz, kulak… Hep ruhun ışığıdır. Suda coşan pırıldayan, ateşin parıltısıdır.
Canın ışığı nasıl tene vuruyorsa Abdâl'ın ışığı da benim canıma vurmakta.
Canın canı olan o Abdâl'ın ışığı candan ayak çekti mi…Ten, cansız ne hale gelirse o hale gelir. Şunu bil ki,
3275. Ben kıyamet günü bu sözüme şahit olsun diye yere baş koyuyorum.
Yerlerin şiddetle sarsıldığı kıyamet gününde bu yeryüzü, insanların hallerine şahit olur.
Gizlediği haberleri apaşikâr söyler. Yeryüzü ve dikenler söze gelir.
Filozof; kendi fikrince, kendi zannınca bunu inkâr eder. Ona de: Sen var, başını o duvara vura gör! Gönül ehlinin duyguları; suyun, toprağın, çamurun sözünü duyar durur.
3280. Filozof, Hannâne direğinin inlemesini inkâr eder. Çünkü velîlerin duygularından haberi yok, onlara yabancı. Der ki: ” Halkta sevdanın aksi, birçok hayaller yaratır, onlara gösterir“
Halbuki bu fikir, onun fesat ve küfrünün aksidir. Bu inkâr hayali; ona fikrinden, inanışındaki bozukluktan gelmiştir. Filozof; cini, şeytanı inkâr eder; fakat inkâr eder etmez bir cinin, bir şeytanın maskarası olmuştur. Ey filozof, eğer şeytanı görmedinse kendine bak!( Başını duvara vurup çürütmüşsün, gömgök olmuş) Deli olmadan alın böyle göğerir mi?
3285. Kimin gönlünde şüphe, vesvese varsa felsefeye inanmıştır, gizli münkirdir. Bazen dine inanır ama bazı,bazı da o filozofluk damarı yüzünü kapkara eder. Sakının müminler; o felsefeye inanış sizde de vardır. Sizde nice sonsuz âlimler var. Bütün bu yetmiş iki din ve şeriat sendedir. Senden zâhir olduğu gün eyvah haline! Kimde o aykırı inanıştan bir yapracık varsa o günün korkusundan yaprak gibi titrer.
3290. İblis'e cine, kendini iyi adam gördüğünden güldün.
Fakat can, postunu ters giyer, içindekini dışarı verirse din ehlinden ne kadar ahlar vahlar çıkar. Dükkânda altın gibi görünen madenlerin hepsi güler. Çünkü imtihan taşı gizlidir. Ey ayıpları örten Tanrı! Perdemizi kaldırma; imtihan zamanında bize yardım et, bizi kurtar! Geceleyin kalp altın, hakiki altınla yan yanadır. Altın ise gündüzü bekler.
3295. Hal diliyle der ki: ” Yalancı, hele bir dur. Herkesin meydana çıkacağı gün bir gelsin!“ Lânetlenmiş İblis; yüz binlerce yıl Abdâl' dendi, müminler beyiydi.
Naz ve istiğnası yönünden Âdemle savaştı, kuşluk vakti kokmaya başlayan pislik gibi rüsvay oldu.
Temsil yoluyla Bâûr'un hikâyesi
Dünya halkı, Bâûr oğlu Bel'am'a zamanın İsa'sına mağlûp oldukları gibi mağlûp ve zebun olmuştu. Ondan başka kimseye secde etmezlerdi. Afsunu, hastalara şifa verirdi.
3300. Kendisini beğendiği, ulu gördüğü için Musa ile savaştı. Sonra hali, duyduğun gibi oldu. Dünyada yüz binlerce İblis ve Bel'am vardır ki gizli, açık hep bu hale düşmüşlerdir. Tanrı, diğerlerine misal olsun diye bu ikisini meşhur etti;
« 01 ... 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 ... 171 »