Ana Sayfa » Mesnevî-i Şerif Tercümesi » Mesnevi 1. Cilt : 163


MESNEVI 1. CILT

MEVLANA CELALEDDİN-İ RUMİ


Zan, yıllarca kendi ayağıyla koşsa burnunun direğinden ileriye geçemez (olduğu yerde sayar, durur).
Burnuna gayptan bir koku gelmedikçe, söyle… burnunun ucundan başka bir şey görebilir misin?
O kâfirin, Ali -Keremmallahu Vechehu- ye “ Bana üstün gelmişken niçin elinden kılıcını attın?”
diye sorması
*Bunun üzerine o yeni Müslüman velî sarhoşluk ve lezzetle. Ali'ye dedi ki: “ Ya Emîrel Müminîn, buyur da can; tende, ana karnındaki cenin gibi canlansın, oynasın. Ey can, yedi yıldız; ana karnına düşen her çocuğu, muayyen müddetlerde ve nöbetle terbiye eder.
3775. Ceninin canlanma zamanı gelince ona yardım eden güneştir. Cenin, güneşin tesiriyle harekete gelir. Güneş, ona derhal can bağışlar.
Cenine güneş doğmadıkça, güneşin nuru, ona vurmadıkça öbür yıldızların tesiriyle canlanmaz. Onlar, ancak suretine hizmet ederler.
Cenin, ana rahminde güzel yüzlü güneşle bu alâkayı hangi yoldan kazandı? Bizim duygumuzdan gizli olan bir yoldan gökyüzündeki güneşe nice yollar var.
3780. Bir yol var; yakut, o yolla güneşten gıdalanır.Bir yol var; o yolla ve güneşin tesiriyle yakut olur.
Bir yol var, güneş o yola lâli kızıllaştırır. Bir yol var, o yolla nala kıvılcım saçma hassasını verir.
Bir yol var, güneş o yolda meyveleri oldurur. Bir yol var, o yolla korkaklara yürek verir.
Ey kandı aydınlanmış, padişahla ve padişahın koluyla Aşina olmuş doğan, açık söyle!
Ey padişahın ankayı bile avlayan doğanı, ey askerle değil, bizzat ve tek başına ordular kıran,
3785. Sen, tek başına bir ümmetsin, fakat yüzbinlerce er sayılırsın. Ey bu kulu, himmet doğanına av eden! Kahır zamanında bu merhamet neden? Ejderhayı elden bırakmak kimin yolu?”
Emîr-ül Müminîn Ali -Kerremallahu Vechehu- nun, cevap vermesi ve o sırada kılıcı elinden atmasının
sebebi ne olduğunu söylemesi
Ali dedi ki: “ Ben kılıcı Tanrı için vuruyorum. Tanrı kuluyum ten memuru değil! Tanrı aslanıyım heva heves aslanı değil… İşim, dinime şahittir.
3790. Ben ” Attığın zaman sen atmadın, Tanrı attı“ sırrına mazharım. Ben kılıç gibiyim, vuran o güneştir.
Ben; pılımı pırtımı yoldan kaldırdım; Tanrıdan gayrısını yok bildim.
Bir gölgeyim sahibim güneş… Ona hacibim hicap değil.
Kılıç gibi vuslat incileriyle doluyum; savaşta diriltirim, öldürmem.
Kılıcımın gevherini kan örtmez. Rüzgâr nasıl olur da bulutumu yerinden teprendirebilir?
Saman çöpü değil; hilim, sabır ve adalet dağıyım. Kasırga dağı kımıldatabilir mi?


«   01   ...    53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73   ...    171   »