Differences

This shows you the differences between two versions of the page.

Link to this comparison view

rus_klasikleri:ana_09 [2015/11/10 15:02] (current)
Line 1: Line 1:
 +~~NOCACHE~~ 
 +<​php>​tpl_youarehere();</​php>​ 
 +---- 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​ 
 +[<​2>​] 
 +~~Title: Ana : 09~~ 
 +=== ANA === 
 +=== MAKSİM GORKİ === 
 +---- 
 +«Ne zevk tattın ki? YaÅŸamında hoÅŸ bir ÅŸey oldu mu hiç?» \\ 
 +Ana dinliyor, başını üzüntü ile sallıyordu. BilmediÄŸi, tanımadığı yeni duygular, acı ve sevinçten oluÅŸan karmaşık ÅŸeyler duyuyordu içinde. Bu duygular tatlı tatlı okÅŸuyordu onun yaralı yüreÄŸini. Kendisinden,​ yaÅŸantısından bu dille söz edildiÄŸini ilk kez iÅŸitmekteydi. Bu sözler, içinde çoktandır uyuklayan belirsiz düşünceler uyandırıyordu,​ usul usul duyumsuzluÄŸun sönük duygusunu, çok gerilerde kalan gençliÄŸin izlenimlerini canlandırıyordu. Kız arkadaÅŸlarıyla geçen çocukluÄŸunu anlattı, her ÅŸeyden uzun uzun söz etti. Gelgelelim, öbürleri gibi kendisi de yakınmaktan baÅŸka bir ÅŸey bilmezdi. YaÅŸamın neden bu denli acılı ve zor olduÄŸunu kimse açıklamazdı. Ama iÅŸte ÅŸimdi kendi oÄŸlu yanı başında oturmuÅŸtu ve onun gözleri, yüzü, sözleri kendisini duygulandırıyordu. Anasının yaÅŸantısını bu kadar iyi anlayan, çektiklerini anlatan, acıyan bir oÄŸlu olduÄŸu için gurur duyuyordu. \\ 
 +Analara açınılmaz. \\ 
 +Bilirdi bunu. Kadınların yaÅŸantısını konusunda Pavel'​in bütün söyledikleri gerçekti, acı gerçek. Göğsünde tatlı duygular kıpırdanmaktaydı. BilmediÄŸi bu tatlılık gönlünü ısıtıyordu. \\ 
 +«Peki, ne yapmak istiyorsun?​» \\ 
 +«Öğrenmek,​ sonra da baÅŸkalarına öğretmek. Biz işçiler okuyup öğretmeliyiz. YaÅŸamın bizler için neden bu kadar zor olduÄŸunu bilmeli, anlamalıyız.» \\ 
 +OÄŸlunun hep ciddî ve sert bakan mavi gözlerinin ÅŸimdi böylesine sevecenlik ve tatlılıkla parladığını görmek, ana için büyük zevkti. Pelageya'​nın dudaklarında hafif bir gülümseme belirdi. Kırışık yanaklarında hâlâ yaÅŸlar titreÅŸiyordu,​ ama kıvançlıydı. İki duygu arasında bocalıyordu. Bir yandan, yaÅŸamdaki acıların nedenlerini bu kadar iyi gören oÄŸlundan gurur duyuyordu; ama onun, genç olmasına karşın arkadaÅŸları gibi konuÅŸmadığını ve kendisi de dahil herkesin sürdüğü tek düze yaÅŸantıya karşı tek başına savaÅŸa giriÅŸmeye kararlı olduÄŸunu da düşünüyordu. Ona şöyle demek istiyordu: «Ama yavrucuÄŸum,​ sen ne yapabilirsin ki?» \\ 
 +Ne var ki, bu kadar akıllı bir genç olup çıkan oÄŸluna hayranlıkta kusur edebileceÄŸinden çekiniyordu. Gerçi onu biraz da yabancı bulmuyor deÄŸildi ya, neyse... \\ 
 +Anasının dudaklarında gülümseme,​ yüzünde dikkat, gözlerinde sevgi gördü Pavel. İnandığı gerçeÄŸi ona anlatabildiÄŸim'​ sandı. KonuÅŸma gücünden duyduÄŸu gurur kendisine karşı güvenini artırdı. AteÅŸli ateÅŸli konuÅŸuyordu. Kâh alay ediyor, kâh kaÅŸlarını çatıyordu. Zaman zaman kin fışkırıyordu sesinden. Anası bu haÅŸin sesleri iÅŸitince ürküyor, başını sallıyor, alçak sesle soruyordu: \\ 
 +«Ya! Demek öyle, Pavel!» \\ 
 +Delikanlı kesin bir sesle: \\ 
 +«Evet!» karşılığını veriyordu. \\ 
 +Ve halkın iyiliÄŸini isteyenlerden söz ediyordu. DoÄŸruyu ektikleri için hayata düşman olanlarca vahşî hayvanlar gibi kovalanan, hapse atılan, zindana tıkılan kimselerden... \\ 
 +«Böyle adamlar gördüm ben!» diye haykırdı. «Onlar, dünyada bulunan insanların en iyileri.» \\ 
 +Sözünü iÅŸittiÄŸi bu adamlar anasına dehÅŸet veriyordu. Kadıncağız «Öyle Basit» diye bir daha sormak istiyordu. Ama bunu bir türlü göze atlamıyor, gevÅŸiyor, kendisi için anlaşılmaz kimseler olan o adamlar \\ 
 +<​php>​sayfa_numaralama(262);</​php>​ 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​