Ana Sayfa » Rus Edebiyatı Klasikleri » Ana : 80


ANA

MAKSİM GORKİ


Hepimiz geçiririz bu hastalığı. Güçlüler daha hafif geçirirler, güçsüzler biraz daha ağır. Bu hastalık bizim gibilere tebelleş olur, yani istediği şeyi bulan, ama daha yaşamı anlamayan, yaşamda alacağı yeri göremeyen kimselere. İnsan kendi türünün tek örneği olduğunu sanır; güzel bir meyve, herkesin ısırmak istediği körpe bir salatalık gibi. Bir süre sonra, sendeki en iyi yönlerin başkalarında da bulunduğunu, başkalarının senden daha kötü olmadıklarını görürsün. Rahatlatır bu seni. Biraz da utanırsın… utanırsın, çünkü minnacık çıngırağını sallamak için çan kulesine tırmanmışındır, oysa yortularda büyük çan çalmaya başlayınca senin çıngırağın sesi bile işitilmez. Sonra, başka bir şeyin farkına varırsın: senin çıngırak tek başına çalarken yaşlı çanların gümbürtüsü içinde tere-yağına batan bir sinek gibi boğulup gidiyor, boğulup gidiyor ama koronun tümü içinde onun sesi de işitiliyor. Anlıyor musun ne demek istediğimi?»
Nikolay kafasını salladı:
«Belki anlıyorum! Ancak, inanmıyorum!»
Küçükrusyalı güldü, ayağa fırladı, dolaşmaya başladı.
«Ben de inanmazdım, meşe odunu!»
Nikolay zoraki bir gülümsemeyle Andrey'e baktı.
«Niçin meşe odunu oluyormuşum?»
«Öyle işte, hani çok benziyorsun da!»
Vesovşikov birden kahkahalarla güldü. Ağzı bir karış açılıyordu.
Küçükrusyalı şaşaladı, Nikolay'ın karşısında durdu: «Ne oldu?» diye sordu.
«Valla, kendi kendime diyordum ki, sana hakaret etmek için insan budala olmalı! Böyle diyordum işte.» Küçükrusyalı omuzlarını silkti: «Ne hakareti?»
Vesovşikov dişlerini göstererek bön bön baktı. «Bilmiyorum,» dedi. «Yani, sana hakaret edecek olan kimse daha sonra vicdan azabı çeker.» Andrey gülerek:
«Ha!» dedi, «sözü buraya getirmek istiyordun demek!»
Ana, mutfaktan seslendi: «Andrey!»
Odada yalnız kalınca, Vesovşikov çevresine bakındı, bacağını uzattı, inceledi, eğilip baldırını yokladı. Sonra elini yüzü hizasına kaldırdı, dikkatle ayasına, sonra elinin tersine baktı. Eli kalın, parmakları kısa, sarı bir tüyle kaplıydı. Elini havada salladı, yerinden kalktı.
Andrey semaverle döndüğü zaman Vesovşikov aynanın karşısındaydı.
«Çoktandır görmemiştim suratımı…» dedi.
Alaycı alaycı gülerek ekledi:
«Çirkin bir suratım var!»
Andrey merakla baktı ona ve:
«Ne olacak?» dedi.
«   01   ...    70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88   89   90   ...    262   »