Ana Sayfa » Rus Edebiyatı Klasikleri » Ana : 18


ANA

MAKSİM GORKİ


«Hayır! Boğazımızı sıkanlara, gözlerimizi kapatanlara göstermeliyiz ki, biz her şeyi görüyoruz, ne aptalız, ne de hayvan; yalnızca yemek değil, yaşamak da istiyoruz, yaşama lâyık yaratıklar olarak yaşamak! Düşmanlarımıza şunu göstermeliyiz ki, bize empoze ettikleri forsa yaşantısı, akıl yoluyla onlarla boy ölçüşmemize, hatta onlardan daha üstün olmamıza engel olamaz!..»
Ana dinliyor, oğlunun bu kadar güzel konuşmasından duyduğu gurur onu ürpertiyordu.
Küçükrusyalı:
«Karnı tok olan çok, namuslu adam yok!» dedi. «Bu çürümüş yaşantının bataklığında, bizleri iyilik ve kardeşliğin egemen olacağı yeni bir dünyaya götürecek bir köprü kurmalıyız. İşte buna çalışacağız biz, arkadaşlar!»
VesovÅŸikov boÄŸuk bir sesle:
«Dövüşme zamanı gelince tırnak temizlemekle oyala
nılmaz!» diye karşılık verdi.
Ayrıldıkları zaman geceyarısını geçmişti. Önce Vesovşikov'la kızıl saçlısı gittiler. Bu da hoşuna gitmedi ananın. Onların vedasına karşılık verirken: «Şunlara bak hele, nasıl acele ediyorlar!» diye düşündü öfkeyle.
«Bana eşlik edecek misiniz, Nakhodka?» diye sordu Nataşa.
Küçükrusyalı:
«Elbette!» dedi.
Nataşa mutfakta giyinirken, ana şöyle dedi ona: «Çoraplarınız böyle havalar için çok ince! Size yün çorap örmemi ister misiniz?» Nataşa gülerek:
«Teşekkür ederim, Pelageya,» dedi. «Yün çorap kaşıntı yapıyor.»
«Ama ben size kaşıntı yapmayanını örerim.»
Nataşa gözlerini biraz süzerek baktı dul kadına. Ana bu bakıştan sıkıltı sesini alçaltarak:
«Aptallığımı hoş görün,» diye ekledi. «İyiniyetle söylemiştim!..»
Nataşa, ananın elini sıktı, tatlı bir sesle:
«Ne kadar iyisiniz!» dedi.
Küçükrusyalı içtenlikle baktı anaya.
«İyi geceler, küçükanne!» dedi.
Ve Nataşa'nın ardından çıkmak için eğildi. Ana, odanın kapısında gülümseyerek ayakta duran oğluna bir göz attı. Keyfi kaçtı.
«Niye gülümsüyorsun?» diye sordu.
«Hiç!.. Neşeliyim de!»
«   01   ...    08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   ...    262   »