Ana Sayfa » Rus Edebiyatı Klasikleri » Ana : 37
Bir an gözlerini yumdu, dudaklarını sıktı, çabuk bir el hareketiyle saçlarını kabarttı ve biraz kızaran gözlerini Pavel'e çevirerek:
«Eğer,» dedi, «Birisi bana vurmaya kalkarsa, saldırırım vallahi, dişlerimle parçalarım onu… Beni bir vuruşta tepelemelidir!»
Peiageya:
«Ama.pek narin, pek sıskasın!» diye haykırdı. «Nasıl dövüşürsün?»
Fedor dişlen arasından: «Dövüşürüm!» dedi. O gittikten sonra:
«Bunun belini ötekilerden de önce kıracaklar!..» dedi. Pavel sesini çıkarmadı.
Az sonra, mutfak kapısı ağır ağır açıldı, Ribin içeri girdi.
«Selâm,«dedi gülümseyerek. «Yine geldim işte. Dün akşam, onlar getirdiler beni, ama bugün kendiliğimden geliyorum!»
Pavel'in elini kuvvetle sıktı, Ana'nın omuzunu tuttu: «Bana çay ikram eder misin?»
Pavel sessizce Ribin'i inceliyordu. Onun gür siyah sakallı, koyu gözlü, geniş yağız yüzünü. Durgun bakışlarında ciddî bir şeyler okunuyordu.
Pelageya çay hazırlamak için mutfağa gitti. Ribin oturdu, sakalını sıvazladı, dirseklerini masaya dayayarak siyah gözlerini Pavel'e dikti. Sanki yarıda kesilmiş bir konuşmayı sürdürüyormuşcasına:
«Demek böyle!» dedi. «Açık konuşacağım seninle. Uzun süre dikkat ettim sana. Aşağı yukarı komşu sayılırız. Sana çok konuk geldiğini gördüm. Ama içki âlemleri yapmıyor, rezalet çıkarmıyorsunuz. En önemli nokta, bu. Rezalet çıkarmayan kimseler hemen göze çarparlar. Tamam mı? Tamam! İnsanlara karışmadığım için benden de rahatsız oluyorlardı.»
Sesi kaygılıydı, ama rahat konuşuyordu. Esmer eliyle sakalını sıvazlıyordu. Bakışlarını Pavel'in gözlerinden ayırmıyordu.
«Senden sözedilmeye başlandı. Patronların sana dinsiz diyorlar. Kiliseye gitmiyorsun, ondan. Ben de gitmem kiliseye. Sonra, şu bildiriler var. Fikir senin mi?»
«Evet, benim.»
Ana telâşlandı, mutfaktan dışarı çıktı.
«Nasıl senin?..» diye haykırdı. «Tek başına değilsin ki sen!»
Pavel gülümsedi; Ribin de gülümsedi: «İyi!» dedi.
Ana, sözlerine önem verilmediği için biraz gocunmuş-tu. Burnunu çekip mutfağa döndü.
«0 bildiriler iyi fikirdi. Heyecanlandırır insanı. On dokuz tane mi çıktı?»
«Evet.»
«Hepsini de okudum. Ama içinde öyle şeyler var ki insan anlamıyor, anlamaya gerek duymuyor. Evet, bir kimse çok konuşursa, hiç bir işe yaramayan bir sürü laf da eder arada…»
« 01 ... 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 ... 262 »