Ana Sayfa » Rus Edebiyatı Klasikleri » Babalar ve Oğullar : 40
köşeye çekilmişlerdi. Sitnikov da geldi yanlarına. Alaycı bir yüzle ve birbiri ardından iğneli sözler yumurtlayarak, küstah çevresine bakıyor, tümden keyifli görünüyordu. Birden yüzü değişti, Arkadiy'ye dönerek, daha çok sıkıntılı bir sesle, “Bayan Odintsov geldi” dedi. Arkadiy arkasına baktı ve uzun boylu, siyahlar giymiş bir kadının kapıda durduğunu gördü. Kadın, vakarlı hali ile onu çarpmıştı. Çıplak kolları süzülüyordu ince belinin üstünde; pırıl pırıl saçlarından yuvarlak omuzlarına ufak küpe çiçeği dalları sarkıyordu zarifçe. Hafif çıkık beyaz alnının altında parlak gözleri, sakin ve zeki -kaygılı değil sakin- bakıyordu ve belli belirsiz bir gülümseme seziliyordu dudaklarında. Yüzünde sevgi ve iyilik dolu bir güç işiyordu.
“Tanışıyor musunuz onunla?” diye sordu Arkadiy, Sitnikov'a. “Hem de çok iyi tanırım. Onunla tanıştırmamı ister misiniz?”
“Rica ederim… bu kadrilden sonra.”
Bazarov'un gözleri de takılmıştı Bayan Odintsov'a.
“Ne çarpıcı şey o öyle” dedi. “Başka kadınlara hiç benzemiyor.”
Kadril bitince Sitnikov, Arkadiy'yi Bayan Odintsov'un yanına götürdü, ama onunla tanışık gibi görünmüyordu pek de. Kadın şaşkın bakışları altında kekelemeye, bocalamaya başladı. Fakat Arkadiy'nin adını duyunca Bayan Odintsov'un yüzü aydınlandı. “Nikolay Petroviç'in oğlu musunuz” diye sordu ona. “Evet” dedi Arkadiy.
“Babanızı iki kez gördüm, çok duydum ondan söz edildiğini” diye ekledi kadın. “Tanıştığımıza çok sevindim.”
O sırada bir yaver çıkageldi ve bir kadril için ricada bulundu. Kadın kabul etti. “Demek dans ediyorsunuz?” diye sordu Arkadiy saygı ile.
“Evet, dans ederim. Ama neden sordunuz öyle? Dans için yaşlı mı görünüyorum sizce?” “Affedersiniz, onu demek istemedim. Öyleyse mazurka için ricada bulunabilir miyim?” Bayan Odintsov candan gülümsedi.
“Elbette” dedi ve Arkadiy'ye, yukarıdan değil de, evli ablaların, kendilerinden çok küçük erkek kardeşlerine baktıkları gibi baktı.
Yirmi dokuz yaşlarında olan Bayan Odintsov, Arkadiy'den biraz büyüktü. Aralarındaki yaş farkının pek büyük olmamasına rağmen Arkadiy, kendisini onun yanında bir çocuk, bir öğrenci gibi buluyordu. Matevi İlyiç yaklaştı, kibirli kibirli ve övücü sözlerle. Arkadiy yana çekildi, ama hep ona bakıyordu: Hatta kadril boyunca gözlerini ondan ayıramadı. Kadın kavalyesi ile de, vali ile olduğu gibi rahat konuşuyordu, başını ve gözlerini çevresine çevirerek iki kez tatlı tatlı güldü. Burnu hafif inceydi, yüzü de öyle saydamca parlak değildi: ama Arkadiy o güne değin böylesine büyüleyici bir kadınla karşılaşmamış olduğu kanısına vardı. Sesi kulaklarından gitmiyordu; giysisinin kıvrımları bile başka türlü dalgalanıyordu, diğer kadınlarındakinden daha görkemli, daha genişti ve hareketleri olağanüstü akıcı, doğal. Arkadiy, mazurkanın başlaması ile dansa kalktıkları zaman arasında bir çekingenlik duydu; onun konuşmaya çekmek istedi fakat elini saçlarının üzerinde gezdirdi, söyleyecek bir tek söz bulamadı. Gerçi uzun sürmedi çekingenliği, heyecanı. Bayan Odintsov'un sakinliği ona da geçti ve bir çeyrek içinde konuşmaya başladı. Babasını, amcasını, Petersburg'taki ve köydeki hayatını anlattı ona. Bayan Odintsov, yelpazesini açıp kapayarak, onu kibarca davet ettiği zaman kesiliyordu. Sitnikov da, başkaları gibi onu ki kez dansa
« 01 ... 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 ... 117 »