Differences

This shows you the differences between two versions of the page.

Link to this comparison view

turk_edebiyati:bomba_04 [2015/11/15 14:42]
127.0.0.1 external edit
turk_edebiyati:bomba_04 [2015/11/25 14:38] (current)
metecuma
Line 1: Line 1:
 +~~NOCACHE~~ 
 +<​php>​tpl_youarehere();</​php>​ 
 +---- 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​ 
 +[<​2>​] 
 +~~Title: Bomba : 04~~ 
 +=== BOMBA === 
 +=== ÖMER SEYFETTİN === 
 +---- 
 +– Söyle. \\ 
 +– Yarın! \\ 
 +– Yarın mı? Aman yarabbi... \\ 
 +Hızla kocasının kucağından kalktı. Sevincinden çırpındı. Tekrar kocasının dizlerine oturarak onu öpmeye baÅŸladı: \\ 
 +– Yarın, yarın... Demek bu son kederli gecemiz... \\ 
 +Boris karısının sevincinden memnun ve mahzuz, onu okÅŸayarak, buseler içinde devam etti: \\ 
 +– Evet Magdacığım. Yarın Amerika'​ya gideceÄŸiz, orada çalışacağız. Küçük, rahat, âsûde bir evimiz olacak. Ne komite, ne eÅŸkiya, ne vahÅŸet, ne cinayet! Yalnız çalışacağız. Gider gitmez çocuÄŸumuz orada doÄŸacak. Zavallı babam geçirdiÄŸi yetmiÅŸ senelik azabın mükâfatını orada görecek. Kalbi rahat, yatağında ölecek. Geceleri hücum ve boÄŸazlanmak korkusundan uzak, tatlı tatlı konuÅŸacağız. AÅŸkı, hayatı, güzelliÄŸi,​ iyiliÄŸi, fazileti hissedeceÄŸiz. \\ 
 +Magda titriyordu: \\ 
 +– Oh, ne saadet! \\ 
 +Boris yine buseler içinde devam etti: \\ 
 +– Göreceksin ki o zaman, insanlık ne tatlıymış! Güzel ve asayiÅŸli ÅŸehirler... Tiyatrolar! GeniÅŸ ve aydınlık sokaklar, cennet gibi köyler. Birbirine ihtiram etmesini bilen adamlar... Hiçbir sefalete müsaade etmeyen büyük ÅŸefkat müesseseleri... Hastaneler, sanatoryumlar... Mektepler, dârülfünunlar... Hâsılı cennet! Mümkün deÄŸil bunları tahayyül edemezsin. \\ 
 +Magda daha ziyâde titreyerek dirsekleriyle ÅŸiÅŸmiÅŸ karnını, bacaklarıyla kocasının bacaklarını sıkarak: \\ 
 +– Oh, tahayyül ediyorum! \\ 
 +Dedi. Boris devam etti: \\ 
 +– O vakit bazı geceler, minimini evimizde, doÄŸacak çocuÄŸumuz yanımızda oynarken, sa'y ve namusumuzdan emin, ansızın Makedonya'​yı,​ bu yamyamlar memleketini hatırlayacağız. Gözümüzün önüne pis ve dar sokaklar, sefil ve uryan adamlar... Kanlarla lekelenmiÅŸ nihayetsiz karlar, kara, müstekreh((iÄŸrenç)) ve keskin baltalar sonra siyah, müthiÅŸ Balkanlar, Pirin gelecek! Tüylerimiz ürperecek, sen yine böyle benim kucağıma kaçacaksın. Bu pis ve müthiÅŸ Makedonya'​nın kâbuslarını buselerimle senin gözlerinden sileceÄŸim... \\ 
 +Magda memnuniyet ve saadetten tatlı bir baygınlık hissediyordu. Kocasının bacaklarını sıkan dolgun bacakları gevÅŸedi. Kolları yanına düştü. Gözleri uzak hayallere bakıyordu. Boris yine onu kucağında sıktı. Dudaklarından öpmeye baÅŸladı: \\ 
 +– Görüyorsun ki, burada her dakikamız elem, matem, ıstırap içinde geçiyor. Bir dakika kalbimiz rahat deÄŸil. Ufak bir gürültü bizi korkutuyor. Mesela iÅŸte seni o kadar severken, sana o kadar perestiÅŸ ederken dehÅŸetle memlû dimağımda aÅŸkım için müşterih bir yer kalmıyor. Dudaklarının lezzetini tamamıyla duymuyorum. Hayalimde o kadar çirkin ve kanlı levhalar var ki... Hâsılı burada, daima meçhul bir tehlike karşısında tedehhüş etmiÅŸ biçare, idraksiz, ÅŸuursuz vahÅŸi hayvanlar gibiyiz. \\ 
 +<​php>​sayfa_numaralama(13);</​php>​ 
 +<​php>​esnek_yatay_reklam();</​php>​